NEDEN BURADAYIM?

Sağlıklı bir cilde ve parlak saçlara kavuşmanın yollarını öğrenmek, güzellik sırlarımızı paylaşmak, denediğimiz ürünleri ve parfümleri tanıtmak, pratik bakım tarifleri vermek, uygun fiyatlı kozmetik ürünlerine nasıl ulaşabileceğimizi öğrenmek, indirimleri birlikte takip etmek, alış veriş yapalım -olmadı vitrinlere bakalım- diye delirmek, dengeli beslenme önerileri için ben buradayım. Ya siz?..



Bu Blogda Ara

12 Temmuz 2010 Pazartesi

Yaza Hazırlık

Tatil için son hazırlıkları yapmaya başladım. Benim için tatil hazırlığı demek alış veriş demek. Yeni giysiler, ayakkabılar, terlikler, güneş ürünleri, yaz parfümleri, plaj havlusu ve çantası demek.

İlk indirimleri başında yakaladım. Önce İstiklal Caddesi, sonra Moda Caddesi ve ardından alış veriş merkezleri… Sırayla hepsini gezdim. Bu sene bütçem çok kısıtlı. O yüzden her gördüğümü değil, gerçekten beğendiğimi ve kullanabileceklerimi almalıyım. Bunun bilincini koruyarak gezdim. Aklım çok şeyde kaldı, yine çok şey aldım ama daha önceki senelerle kıyaslarsak bu sene aldıklarım fazla sayılmaz.

Kadıköy’e taşındıktan sonra pazar kültürü edindim. Düzenli olarak Kadıköy’ün Tarihi Salı Pazarı’na ve aynı yerde kurulan ama daha küçük olan Cuma Pazarı’na gidiyorum. Kadıköy Belediyesi Hasanpaşa civarında bu pazarlar için yeni bir yer yaptı. Artık pazarlar yeni yerine taşındı. İyi mi oldu derseniz, bilmiyorum. Trafik yoğunluğu yaratması nedeniyle eski yerleri birçok kişiye sıkıntı veriyordu. Fakat eski kurulduğu yerle yeni kurulduğu yerde sergilenen ürünlerin kalitesini karşılaştırırsak arada dağlar kadar fark var. Daha önceleri pazara gittiğiniz zaman ürünlerin kalitesi, çeşitliliği mağazaları aratmıyordu. Şimdi aynı kaliteyi koruyan sadece birkaç tezgâh kaldı. Yine de gitmeye değer. Stres atmak için gidiyorum çoğu zaman.

Salyangöz arkadaşımda kaldığım zaman da Erenköy Pazarı’na gitmiştim. Küçük ama çok kaliteli bir pazar. Gidip görmeye değer. Yeşillikler çok taze. Tam Salyangöz'ün ağzına göre... Giysi ve ayakkabı bölümü de orijinal bir butik havasını taşıyor. Birlikte alış veriş yaptığınız insanların sosyal ve ekonomik durumları pazarın havasını değiştiren en önemli unsur.

Pazarlarda ilk ilgimi çeken parça kumaşlar oldu. O kadar güzel kumaşlar var ki! Alsam ne işe yarayacak? Hiç! Dikiş mi biliyorum? Ama aldım mı? Evet, aldım. Daha sonra küçük elektrikli bir dikiş makinesi de aldım. Henüz ortaya elle tutulur bir ürün koyamadım. Çalışmalarım devam ediyor.

Pazardan söz açılmışken Manisa’nın Perşembe Pazarı da görülmeye değer pazarlardan. Üşenmedim kışın Manisa’ya gittiğimde uğradım. Gezdim, tozdum, alış veriş yaptım. Ucuz ve çeşitlilik çok. Pazarcıları İstanbul’un pazarcılarına göre çok daha anlayışlı ve kibarlar. Sanırım bu bile gitmek için yeterli bir neden!..

Yaz alış verişi derken söz pazarlardan açıldı ve devam ediyor. Yaz alış verişimin çoğunu pazardan yaptım çünkü. Yarın salı ve Foça’nın Salı Pazarı var. Çok küçük bir pazar. Manisalı bir pazarcının tezgâhını çok beğeniyorum. La Senza’nın ürünlerini satıyor. Bütün pijamalarımı oradan alıyorum. Gayet memnunum. Bu sene ilk kez gideceğim. Neler var merak ediyorum. Önceki aldıklarımın fotoğraflarını ve yarın alacaklarımı sonraki yazılarımda sizlerle paylaşacağım.

Devamı: NELER ALDIM?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...